'21 metrekarelik' yaşamlar: Depremin üzerinden bir yıl geçmesine karşın barınma sorunu çözülemedi

 
'21 metrekarelik' yaşamlar: Depremin üzerinden bir yıl geçmesine karşın barınma sorunu çözülemedi '21 metrekarelik' yaşamlar: Depremin üzerinden bir yıl geçmesine karşın barınma sorunu çözülemedi

Bunun nedeni olarak “Evlerimize güvenmiyoruz. Aileler 21 metrekarelik konteynerlerde yaşamaya çalışırken, birinci basamak sağlık hizmetleri de söz konusu mekânlarda sürdürülmeye çalışılıyor. İnsanların gözlerinde ise sadece umutsuzluk, öğrenilmiş çaresizlik ve sevdiklerini kaybetmenin acısı var. Esnaf da konteynerlerde faaliyet gösteriyor. Gaziantep Tabip Odası’ndan ilçede araştırma yapan hekimler, burada molozların tarımsal kaynakların ve su kaynaklarının bulunduğu alanlara boşaltıldığını belirtiyor. Sallantılar sürüyor” yanıtını alıyoruz. Artçıların devam etmesi yurttaşların psikolojisini bozmuş durumda. Acil ve ilk yardım servisleri dışında halka sağlık hizmeti verecek hastane bulunmazken hastalar Gaziantep ve Kahramanmaraş’a sevk ediliyor. TTB, tabip odaları ve sağlık sendikalarının desteği bölge halkını söz konusu zor koşullarda bir miktar da olsa rahatlatıyor. Yurttaşlar her iki bölgede de depremden sonra kentte kira fiyatları beş kat arttığını ifade ediyor. Cumhuriyet gazetesi, deprem felaketinin birinci yılında Türk Tabipleri Birliği (TTB) organizasyonuyla afet bölgesindeydi. Görüştüğümüz dernek yöneticileri, ilçeye depremin ilk aylarında tüm uyarılarına karşın çok yardım geldiği, ancak şimdi hiç yardım gelmediğini belirtiyor. 21 metrekarelik konteynerlerde yaşam mücadelesi veren aileler, “İş yok, aş yok, unutulduk” diyor. Pazarcık’ta görüştüğümüz bir yurttaş, “Artık, depremi hissetmiyoruz bile. ‘ARTIK HİSSETMİYORUZ BİLE’Kahramanmaraş Pazarcık’ta durum farklı değil. Bizi bıraktılar. Bölgede aileler, 21 metrekarelik konteynerlerde zor şartlarda, hijyenden ve temel haklarından yoksun bir şekilde yaşam mücadelesi vermeye devam ediyor. İş yok, aş yok” feryadı yürekleri dağlıyor. Önümüzü göremiyoruz. Depremlerin üzerinden bir yıl geçmiş olmasına karşın depremlerin ağır yıkıma uğrattığı illerde barınma sorunu halen çözülebilmiş değil. ",. Ziyaret edilen illerde hissedilen ortak duygu “yalnız bırakılmışlık”tı. Büyük bir deprem olsa farkına varmayız” sözleriyle duygu durumunu anlatıyor. Pazarcık’ta dikkat çeken bir başka durum konteyner kentlerin yanı sıra yurttaşların, evlerinin yanına konteynerler kurarak yaşamını sürdürmesi.  MOLOZ KENTLERDE UMUTSUZLUKGaziantep’in İslahiye ve Nurdağı ilçeleri, depremlerin ardından adeta birer “moloz” kente dönüşmüş durumda.  TTB heyeti ile birlikte Gaziantep’in İslahiye ve Nurdağı ilçeleri, Kahramanmaraş Pazarcık, Adıyaman Gölbaşı, İskenderun ve Hatay’da konteyner kentler, aile sağlığı merkezleri ve hastaneler ziyaret edildi. TTB, buralardaki aile sağlığı merkezlerine Ankara’dan getirdiği ihtiyaç duyulan ofis malzemelerini ve tıbbi gereçleri dağıttı. Depremlerin ardından göçün arttığı her iki ilçede de kentin ıssızlaşması, güvenlik sorununu da ortaya çıkarmış durumda. Sağlık hizmetleri ise konteyner aile sağlığı merkezlerinde ya da depremde ayakta kalmayı başaran hastanelerde yetersiz malzeme ve sağlık personeli eksikliğiyle sürdürülmeye çalışılıyor. İlçe; sessiz, sedasız, ıssız. İlçede yurttaşların yardımına Alevi Kültür Derneği Pazarcık Şubesi koşuyor. Nurdağı’nda ilçe nüfusunun üçte ikisi konteyner kentlerde yaşıyor.   ‘NE İŞİMİZ VAR NE AŞIMIZ’Dernekte karşılaştığımız bir yurttaşın “Unutulduk. ",6 Şubat depremlerinin üzerinden bir yıl geçmesine karşın barınma sorunu çözülemedi.

'21 metrekarelik' yaşamlar: Depremin üzerinden bir yıl geçmesine karşın barınma sorunu çözülemedi

İlçe; sessiz, sedasız, ıssız. TTB, tabip odaları ve sağlık sendikalarının desteği bölge halkını söz konusu zor koşullarda bir miktar da olsa rahatlatıyor. Pazarcık’ta görüştüğümüz bir yurttaş, “Artık, depremi hissetmiyoruz bile. Yurttaşlar her iki bölgede de depremden sonra kentte kira fiyatları beş kat arttığını ifade ediyor. İnsanların gözlerinde ise sadece umutsuzluk, öğrenilmiş çaresizlik ve sevdiklerini kaybetmenin acısı var. Nurdağı’nda ilçe nüfusunun üçte ikisi konteyner kentlerde yaşıyor. Bizi bıraktılar. Esnaf da konteynerlerde faaliyet gösteriyor. Bölgede aileler, 21 metrekarelik konteynerlerde zor şartlarda, hijyenden ve temel haklarından yoksun bir şekilde yaşam mücadelesi vermeye devam ediyor. Depremlerin ardından göçün arttığı her iki ilçede de kentin ıssızlaşması, güvenlik sorununu da ortaya çıkarmış durumda. Görüştüğümüz dernek yöneticileri, ilçeye depremin ilk aylarında tüm uyarılarına karşın çok yardım geldiği, ancak şimdi hiç yardım gelmediğini belirtiyor.  TTB heyeti ile birlikte Gaziantep’in İslahiye ve Nurdağı ilçeleri, Kahramanmaraş Pazarcık, Adıyaman Gölbaşı, İskenderun ve Hatay’da konteyner kentler, aile sağlığı merkezleri ve hastaneler ziyaret edildi. Depremlerin üzerinden bir yıl geçmiş olmasına karşın depremlerin ağır yıkıma uğrattığı illerde barınma sorunu halen çözülebilmiş değil. Pazarcık’ta dikkat çeken bir başka durum konteyner kentlerin yanı sıra yurttaşların, evlerinin yanına konteynerler kurarak yaşamını sürdürmesi. ",. Artçıların devam etmesi yurttaşların psikolojisini bozmuş durumda.  MOLOZ KENTLERDE UMUTSUZLUKGaziantep’in İslahiye ve Nurdağı ilçeleri, depremlerin ardından adeta birer “moloz” kente dönüşmüş durumda. Cumhuriyet gazetesi, deprem felaketinin birinci yılında Türk Tabipleri Birliği (TTB) organizasyonuyla afet bölgesindeydi. İş yok, aş yok” feryadı yürekleri dağlıyor.   ‘NE İŞİMİZ VAR NE AŞIMIZ’Dernekte karşılaştığımız bir yurttaşın “Unutulduk. Önümüzü göremiyoruz. Acil ve ilk yardım servisleri dışında halka sağlık hizmeti verecek hastane bulunmazken hastalar Gaziantep ve Kahramanmaraş’a sevk ediliyor. İlçede yurttaşların yardımına Alevi Kültür Derneği Pazarcık Şubesi koşuyor. Aileler 21 metrekarelik konteynerlerde yaşamaya çalışırken, birinci basamak sağlık hizmetleri de söz konusu mekânlarda sürdürülmeye çalışılıyor. 21 metrekarelik konteynerlerde yaşam mücadelesi veren aileler, “İş yok, aş yok, unutulduk” diyor. TTB, buralardaki aile sağlığı merkezlerine Ankara’dan getirdiği ihtiyaç duyulan ofis malzemelerini ve tıbbi gereçleri dağıttı. ‘ARTIK HİSSETMİYORUZ BİLE’Kahramanmaraş Pazarcık’ta durum farklı değil. Sallantılar sürüyor” yanıtını alıyoruz. Büyük bir deprem olsa farkına varmayız” sözleriyle duygu durumunu anlatıyor. Gaziantep Tabip Odası’ndan ilçede araştırma yapan hekimler, burada molozların tarımsal kaynakların ve su kaynaklarının bulunduğu alanlara boşaltıldığını belirtiyor. ",6 Şubat depremlerinin üzerinden bir yıl geçmesine karşın barınma sorunu çözülemedi. Ziyaret edilen illerde hissedilen ortak duygu “yalnız bırakılmışlık”tı. Bunun nedeni olarak “Evlerimize güvenmiyoruz. Sağlık hizmetleri ise konteyner aile sağlığı merkezlerinde ya da depremde ayakta kalmayı başaran hastanelerde yetersiz malzeme ve sağlık personeli eksikliğiyle sürdürülmeye çalışılıyor.